24 Aralık 2008 Çarşamba
WRC Nereye Sürükleniyor?
Olan oldu ve Subaru ve Suzuki WRC'den çekildi. Bize çok şükür teğet geçen krizin gerçek yüzü bu. Eğlenceye yatırım yapmak, eninde sonunda bir taşa vurup parçalanacak arabalara milyonlar dökmek zor bu konjonktürde, doğru.
Suzuki'yi geçelim müsaadenizle. Subaru gibi bir durumu yok ralli dünyası için. Peki ya Subaru? Bir ralli efsanesi. Kesinlikle. Citroen de değil Ford da. Subaru, Mitsubishi. Bunlar ralli efsaneleri.
Eski günleri özlüyor insan tabii. Tommi Makkinen Evo VI'nın direksiyonunda, Colin McRae Impreza'sında. El Matador Toyota Celica'da. Ralli o zamanlar çok keyifliydi. O günleri göremeyen ralli severlere üzülüyorum. Şimdi ne Loeb, ne Duval, ne de Hirvonen onların çeyreği kadar sürücü değil çünkü. O günleri özlüyorum çünkü o günlerdeki rekabetti bize ralliyi sevdiren. Ve bu günlerdeki tekdüzelik bizi ralliden soğutan.
Şu hale bakın, sadece 2 (iki) fabrika takımı kaldı şampiyonada. Bu haliyle WRC'nin geleceği ne yazık ki hiç parlak değil. Ya markaları geri kazanmanın yolunu bulacaklar ve marka bolluğu olan günlere dönmeye çaba gösterilecek, ya da ne yazık ki topu atacaklar. Acı ama gerçek. Kimse bu haliyle WRC seyretmez. En azından ben ve çevremdekiler böyle düşünüyor. Sadece Valencia ve Villareal'in karşılaştığı bir La liga nasıl olamayacaksa, sadece Ford ve Citroen'in karşılaştığı bir WRC de olamaz.
En azından ben üçüncü, hatta dördüncü marka gelene kadar izlemiyorum. WRC benim için ikinci bir emre kadar bitmiştir.
18 Aralık 2008 Perşembe
For A Fresher World
Büyük halleri için resimlere tıklayın
Advertising Agency: Publicis Conseil, Paris, France
Creative Director: Olivier Altmann
Copywriter: Nicolas Schmitt
Art Director: Pierre Penicaud
Illustrator: Denis Assor @ Créative Syndicate
Advertiser's supervisor: Cyril charzat
Account supervisors: Remy Averna, Mathieu Delcourt, Alice d'Ortoli
Art Buyer: Nathalie Benchetrit
13 Aralık 2008 Cumartesi
10 Aralık 2008 Çarşamba
1 Aralık 2008 Pazartesi
Hoşgeldin Herminator!
Lake Louis'de yapılan süper dev slalom yarışını canlı izleme fırsatı buldum. Öncelikle pist gerçekte çık zorluydu. Özellikle 2. sektördeki sert dnüşlerde çok hata yapıldı, Bode Miller düştü.
Sonuçlara baktığımızda Hermann Maier'in kazanması çok önemli bir nokta. Üç yıldır galibiyet görememiş bir adam taradından kariyerinin sonbaharında verilmiş bir "biz daha ölmedik" mesajı. Yaklaşık dört yıl önce (32 yaşındayken) bir motosiklet kazasında neredeyse ayağını kaybediyordu, bunun da altını ayrıca çizelim. O kazadan sonra hala bu performansı verebilmesi gerçekten çok önemli.
İkinci sırada evsahibi John Kucera, o 1 ve 3. sıraların arasına karışmış nispeten genç bir isim. Kendi evinde yarışmanın avantajını kullandı ve neredeyse hatasız kaydı.
Üçüncü sırayı ise Didier Cuche aldı. Yaşlı kurt halen üst düzey kayıyor ve özellikle Downhill'lerde can yakmaya devam ediyor.
Önümüzdeki hafta Beaver Creek, Abd'de heyecan sürecek. Eurosport hangi yarışları canlı yayından verecek, onu haftasonuna doğru bir postta veririz.
30 Kasım 2008 Pazar
Absolut : Ice
26 Kasım 2008 Çarşamba
24 Kasım 2008 Pazartesi
Absolut Lotto
Gider
Alexei Prokurorov
Bilmeyenler için kısa bir altyazı geçelim. Alexei Prokurorov 30 km klasikte olimpiyat madalyalı ve 1987-1998 arasında 9 kez dünya kupası yarışması kazanmış bir efsane.
Böyle büyük adamlar daha onurlu ölümleri hak eder diye düşünürüm hep. Alexei'ye Moskova'da araba çarpmış. Bir efsane bu kadar kolay mı gidecek bu dünyadan... Birazcık daha onurlu bir ölümü hak etmiyor mu gerçekten? En azından kayak pistinde... Ait olduğu yerde...
2014 Oyunları Nerede Yapılsın
Bildiğiniz üzere güvenlik kaygıları nedeniyle bir takım dış(!) mihraklar IOC'ye 2014 oyunlarını Rusya'nın Sochi kentinden alınması yönünde baskı uyguluyordu.
Geçenlerde yapılan bir basın açıklamasıyla IOC Sochi'nin adaylığını destekledi ve Gürcistan'a komşu olan bu kentte 2014 kış oyunlarını izleyeceğimizi duyurdu.
Şimdi sırf Gürcistan'a komşu diye oyunları alsalar, açıklamalarından kim ikna olurdu?
Hiç kimse. IOC Sochi'nin arkasında durarak akıllıca bir politika izliyor. Tabii daha oyunlara 5 yıl var. Ne olacağı belli olmaz ancak, bu gidişle Sochi'den oyunların alınmasını çok zor bir ihtimal olarak görüyorum.
6 Kasım 2008 Perşembe
Alex Olsaydı?
Memleketimin spor yazarları Alex oynasaydı Fenerbahçe galip gelirdi diye atıp tutuyor bugün gazetelerde.
1. Alex olsaydı bu kadar defansif anlayış içinde yap(a)madığı savunmayla takıma çok zarar verirdi.
2. Gol yollarında daha etkili olunabilirdi belki ama mecburen oynanacak olan daha ileriye dönük futbol yüzünden bir Anfield faciası benzeri olabilirdi.
Dolayısıyla bence Alex'in olmaması Fenerbahçe'ye puanı getirdi.
3 Kasım 2008 Pazartesi
1 Kasım 2008 Cumartesi
Alka Seltzer
Hakikaten mucize ilaç...
Advertising Agency: BBDO Bangkok, Thailand
Chief Creative Officer: Suthisak Sucharittanonta
Creative Director / Copywriter: Subun Khow
Art Director: Supparat Thepparat
Photographer: Anuchai Sricharunputong, Nok Pipattungkul, Remix Studio Bangkok
Retoucher: Remix Studio Bangkok
Copywriter: Kongpope Siriwattanagarn
30 Ekim 2008 Perşembe
29 Ekim 2008 Çarşamba
Maradona Arjantin'in Başında
Arjantin'den beni çok sevindiren bir haber geldi bugün. El Diego, milli takımın başına geçmiş. Önümüzdeki aylarda çok eğlenceli anekdotlar çıkacak gibi görünüyor bu işten. Bu konuda yorum yapmak bize düşmez tabii. Aceto üstad yazmış. Oradan okuyuverin:)
28 Ekim 2008 Salı
Maldonado Mucizesi
Filmi TV8 yayın akışında görünce bir an duraksadım, ulan herif 4 kişiyi çalımlayıp ceza yayından 90'a mı taktı diye düşündüm. Sonra dünya varoldukça öyle bir şeyin olmasının imkansız olduğuna kanaat getirip imdb'ye baktım. Salma Hayek yönetmiş. Claudio Maldonado ile hiç bir alakası yok. Ama eminim filmin adını görenlerin %70'i bir an benim gibi düşünmüştür.
26 Ekim 2008 Pazar
Juande Ramos ve Tottenham sorunsalı
Cumartesi geç saatlerde Tottenham yönetimi, noel'i göremez diyerek bahis oynayanlara güzel para kazandıracak hamleyi yaptı. Ramos'u kapıya koydu. İspanyol tazminatı alıp memlekete gitti, Redknapp ile anlaşıldı.
Ve...
Tottenham bugün Boton'u 2-0 yendi. Bu sezon ligdeki ilk galibiyet. Ramos muhtemelen evini topluyordu. Redknapp ise tribündeydi.
Artık nasıl bir uğursuzluksa Ramos'unki. Ya da nasıl bir bela olduysa adam takımın başına...
Gerçekten enteresan.
23 Ekim 2008 Perşembe
Primus Beer
Advertising Agency: Lew'Lara\TBWA, Brazil
Creative Directors: Jaques Lewkowicz, André Laurentino, Victor Sant'Anna, Felipe Luchi
Copywriter: Toni Fernandes
Art Director: Leo Claret
Graphic Production:: Marcos Pedra
Account Team: Marcio Oliveira, Ricardo Forli, Rodrigo Bochicchio e Felipe Oliveira
Photo: Gustavo Lacerda/ FURIA
22 Ekim 2008 Çarşamba
20 Ekim 2008 Pazartesi
Nereden Nereye...
16 Ekim 2008 Perşembe
Dopingin Yan Etkileri
Alman televizyonları Almanya bisiklet turunu ve Fransa turunu önümüzdeki sene doping skandalları yüzünden yayınlamayacaklarını açıkladılar.
Böyle tepkiler önemli. Naklen yayın paracıkları gelmezse sporculara daha az para gider. Kontratlar rahat ödenemez. Dolayısıyla akıllarını başlarına devşirirler belki.
Ama kafaların değişmesi lazım tabii önce. Bu da bir adımdır. Temiz bir spor için...
15 Ekim 2008 Çarşamba
Yine, Yeniden...
Sefalet İçinde Spor
Blog action day dolayısıyla yazıyorum bu satırları. Konumuz yoksulluk. Blogla paralel birkaç satır karalamak amacım.
Afrika'da insanlar açlık ve sefalet içinde yaşam mücadelesi veriyor. 3 kuruşa elmas tacirlerine itlik yapıp, evlerine bir parça ekmek götürmeye çalışıyorlar. Bu sefaletten kurtulmalarının bir yolu -belki en kolayı- da spor. Hasbelkader acayip bir spor yeteneğiniz varsa ve bunu kullanabilecek ortamınız varsa -atletizm tabii ki en kolayı-, açlıktan ve yoksulluktan sıyırabilirsiniz.
Böyle bir çok örnek mevcut kara kıtada. Gabresellasie'ler, Jelimo'lar Cheruiyot'lar, Bekele'ler. Bunlar sadece ufak bir kısmı.
Spor, sadece spor değildir. Hiç bir zaman...
9 Ekim 2008 Perşembe
Kim Oynasın?
7 Ekim 2008 Salı
30 Eylül 2008 Salı
Bugünlerde
29 Eylül 2008 Pazartesi
24 Eylül 2008 Çarşamba
23 Eylül 2008 Salı
22 Eylül 2008 Pazartesi
La Vuelta'nın Ardından
Büyük turların izleyici açısından zorluğu, yaklaşık 3 haftalık zamana yayılıyor olmaları. Takip etmesi zorlaşıyor. Dün kaçıncı etaptı lan gibi ikilem, üçlem veya dörtlemlere sürükleyebiliyor adamı. Bir de her gün o saatte evde tv başında olamama durumu var. Bu durumda dışarıda değil de başkasının evindeyseniz, deli muamelesi görmek de cabası. Tabii bu muamele sadece büyük turlar için geçerli değil, o ayrı. "Ne anlıyorsun 2 saat bu adamlara bakmaktan?" sorusundan gına geldi artık.
Neyse, son büyük turu da bitirdik bu sezon. La Vuelta'nın kronik sorunudur, dünya şampiyonası(dş) öncesi yapıldığı için, bisikletçiler yarışın muhtelif etaplarında DŞ'ye hazırlanmak için yarıştan çekilirler. Dolayısıyla son etaplarda önemli sprinterleri görme şansımız azalır(bkz. Tom Boonen). Bu sene de bunu yaşadık her zamanki gibi ve bundandır ki sonlara doğru sprint etaplarını izlememeye başladım.
Bu tur hakkında dönüp dolaşıp geleceğimiz yer tabii ki Alberto Contador. O ne bitmez tükenmez enerjiydi öyle... Sezon içi dublesi ve 3 büyük turu da kazanmak. İnanılmaz bir başarı. Bir 10 yıl içinde sezon triple'ını da yacağını tahmin ediyorum.
Levi Leipheimer Astana'da olmasaydı, bu turu kazanma ihtimali vardı. Dağlarda çok iyiydi. Zamana karşı olayını zaten bitirmiş-ki Contador'u geçebilirdi de. Bence frene bastı biraz-. Sastre ve Valverde, erken form tutup sonlara doğru yorulma sendromunun kurbanı oldular. Özellikle Valverde. Sastre'nin yalnızlığı da biraz göze battı tabii. Transferi tamamlanmış Sastre'ye pek fazla destek gelmedi gibi takımından. Ezequiel Mosquera ise büyük bir takımda iyi iş yapabileceğini gösterdi. Zannedersem tek eksiği onu iyi çekecek adamlar.
Tur biterken, Credit Agricole bisikletçisinin, kendisini tur boyunca fazlaca gösteren TVE kameramanlarına numara stickerının arkasına yazdığı "Gracias TVE" notu, benim çok hoşuma gitti. Son etap zaten oldukça renkliydi. Fotoğraflarda da gördüğünüz üzere...
Artık önümüzde DŞ var Bettini yine favori. Bir çok önemli ismi kesti takımdan ve kendisini büyük şef ilan etti. Bakalım 4. kez kazanabilecek mi?
20 Eylül 2008 Cumartesi
La Vuelta 20. etap (ITT)
Leipheimer beklediğim gibiydi. Etabı domine etti ve Contador'dan 32'' hızlı bitirdi. Belki daha iyisini de yapabilirdi ama liderine bunu yapması onu sıkıntıya sokardı dolayısıyla ölçülü bir fark attı. Contador ve Valverde 2. sırayı paylaştılar. Yarın Madrid'e gidilecek ve tur sona erecek. Çok büyük bir aksilik olmazsa Contador'u turun galibi olarak izleyeceğiz ve Dünya Şampiyonası'na odaklanacağız. Turun değerlendirmesi yarın...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)